- Yaş
- 34
- Cinsiyet
-
- Kadın
Ev kadınlığı dünyanın en zor işlerinden biridir. Eğer bana katılıyorsan okumaya devam et.
Bilmeyenler için dile getirmek gerekirse ev kadınlığı aslında bir meslektir. Komşum olan Zeynep hanımla kısa bir sohbetimiz oldu. Hadi Zeynep hanımın bir gününü ele alalım;
Sabah çocuklardan önce kalkıp kahvaltı hazırlıyor, sonra çocukları ve eşini uyandırıyor. Bin bir güzel dille iki lokma yedirip yolcu ediyor. Ev boş, aslında kendine ayırması gereken zamanda, ev işleri başlıyor. Masayı topla, eşyaları düzenle, ortalığı topla, sil, süpür, toz al, çamaşır yıka, ütü yap ne kaldı geriye tabi ki akşam için yemek yapmak bunların hepsi bittikten sonra bir bakmışsın çocuklar gelmiş arkasından eşi işten dönmüş sofra kur kaldır ve yatma zamanı kendi için ne yaptı hiçbir şey koca bir HİÇ.
Küçük gördüğümüz mesleği yok dediğimiz kadınlar aslında çalışandan çok daha fazla çalışıp çok daha fazla emek harcıyor bu dediğime karşı çıka bilirsiniz ama gerçek bu, bütün gün mesai yapıp hiçbir karşılık görmüyorlar ve bir çalışan gibi bugün pazar iş yok deyip tatilde yapamıyorlar maalesef.
Ev kadınları için zaman tamamen yetersiz kalıyor. Bu anlattıklarımı yapan bir çok kadın kendini tamamen değersiz görüyor çünkü kendine ayıra bildiği bir zaman dilimi ne yazık ki yok. Buda yetmezmiş gibi birde eşinden, çocuklarından ve dış etmenlerden psikolojik olarak şiddete maruz kalıyorlar, dile getirmekten bile rahatsız olduğum bir diğer şeyde psikolojik şiddet yerine fiziki şiddete maruz kalmalarıdır. Yok yemek kötü olmuş, yok burası neden pis, yok bu gömlek neden ütülenmedi ve buna benzer daha birçok şeyler. Bunlar yüzünden bir çok kadın bu söylemiş olduğum şiddete ne yazık ki maruz kalıyorlar.
Bunu görüp okuyan okuyucuya kısa bir not;
Hiçbir ev kadınını küçümseme ve ne olursa olsun şiddetin her halinden uzak dur.
Bilmeyenler için dile getirmek gerekirse ev kadınlığı aslında bir meslektir. Komşum olan Zeynep hanımla kısa bir sohbetimiz oldu. Hadi Zeynep hanımın bir gününü ele alalım;
Sabah çocuklardan önce kalkıp kahvaltı hazırlıyor, sonra çocukları ve eşini uyandırıyor. Bin bir güzel dille iki lokma yedirip yolcu ediyor. Ev boş, aslında kendine ayırması gereken zamanda, ev işleri başlıyor. Masayı topla, eşyaları düzenle, ortalığı topla, sil, süpür, toz al, çamaşır yıka, ütü yap ne kaldı geriye tabi ki akşam için yemek yapmak bunların hepsi bittikten sonra bir bakmışsın çocuklar gelmiş arkasından eşi işten dönmüş sofra kur kaldır ve yatma zamanı kendi için ne yaptı hiçbir şey koca bir HİÇ.
Küçük gördüğümüz mesleği yok dediğimiz kadınlar aslında çalışandan çok daha fazla çalışıp çok daha fazla emek harcıyor bu dediğime karşı çıka bilirsiniz ama gerçek bu, bütün gün mesai yapıp hiçbir karşılık görmüyorlar ve bir çalışan gibi bugün pazar iş yok deyip tatilde yapamıyorlar maalesef.
Ev kadınları için zaman tamamen yetersiz kalıyor. Bu anlattıklarımı yapan bir çok kadın kendini tamamen değersiz görüyor çünkü kendine ayıra bildiği bir zaman dilimi ne yazık ki yok. Buda yetmezmiş gibi birde eşinden, çocuklarından ve dış etmenlerden psikolojik olarak şiddete maruz kalıyorlar, dile getirmekten bile rahatsız olduğum bir diğer şeyde psikolojik şiddet yerine fiziki şiddete maruz kalmalarıdır. Yok yemek kötü olmuş, yok burası neden pis, yok bu gömlek neden ütülenmedi ve buna benzer daha birçok şeyler. Bunlar yüzünden bir çok kadın bu söylemiş olduğum şiddete ne yazık ki maruz kalıyorlar.
Bunu görüp okuyan okuyucuya kısa bir not;
Hiçbir ev kadınını küçümseme ve ne olursa olsun şiddetin her halinden uzak dur.