- Yaş
- 34
- Cinsiyet
-
- Kadın
Kimyasal gebelik, bir düşüş şekli olan diğer ismi sessiz düşük hamilelik gibi bulgularla meydana gelir. Peki, Kimyasal gebelik belirtileri nedir? Niçin meydana gelir, yaşanan olaylar ve örneklerle nasıl açıklanır? Merak edilenlerin tamamı bu makalede meraklıları tarafından okunabilir. Dilerseniz her yönüyle açıklamaya çalışacağımız bu konuyu okumaya başlayalım. Sorusu olanlar aklındakileri sorabilir ve sorunlarına çözüm için yardım arayabilirler.
Kimyasal Gebelik (Sessiz Düşük) Nedir?
Kimyasal gebelik kavramının diğer ismi sessiz düşük olarak tanımlanır. Bu durum, sık karşılaşılan düşük yapma biçimlerinden birisi olarak belirtilir. Sessiz düşük olarak da tanınan bu problem döllenme gerçekleşse bile yumurtanın olağan şekilde olması istenildiği gibi geri işlememesi veya anne rahmine yerleşememesi sebebiyle oluşur. Yani yumurta, henüz embriyo şekline bile geçmemişken dışa atılır. Genel itibariyle hiçbir belirti meydana gelmeden küçük bir kanama şeklinde atıldığı için sessiz düşük ismini alır.
Bu kanama çeşidi gebelik sürecinin hemen hemen ilk başlarında meydana geldiği için düşük ihtimali her zaman düşünülmektedir. Bazen bu problemin yerleşme kanaması şeklinde karışıklığa sebep olduğu bilinir. Kimyasal gebelik, çeşitli zamanlarda dış gebelik ile karıştırılır fakat dış gebelik durumunda yumurta döllenip embriyo halinde rahmin dış tarafında bir yere yerleşirken, kimyasal gebelik durumunda ise yukarıda da bahsedildiği gibi yumurta tutunamaz. Vücut içerisinden dış tarafa doğru atılır.
Kimyasal Gebelik Neden Olur?
Adet gecikmesi oluşur ise bu durum kimyasal gebeliğin işareti olabilir. Yapılan gebelik testlerinde pozitif çıkabilir. Fakat bu süre boyunca vücut gebelik hormonu BETA-HCG'yi üretmeye devam eder. Bu sebeple hem kanda hemde idrarda hormon görülür. Bu gebelik için bir işaret olarak görünebilse de sonrasındaki aşamalar yukarıda saydığımız gibidir. Bu süreç ne zaman sonlanır tam olarak kestirmek zor olsa da bir sonraki adet tarihine kadar belirtileri yoğun bir şekilde hissedilebilir.
Kimyasal Gebelik Olmaması İçin Ne Yapılmalı?
Kimyasal gebeliğin meydana gelmemesi için tıbben kesin bir çözüm bulunmamaktadır. Genel itibariyle embriyo ile ilgili bir problemlerden kaynaklanan bu sorunları önlemenin kesin bir yolu olduğu söylenemez.. Fakat hamile kalmadan önce doktor kontrollerinin yaptırılarak olabilecek enfeksiyonel ya da başka hastalıklar gibi problemlerin tedavisinin yerine getirilmesi aslında atılabilecek iyi bir adım olur. Bu sebeple mutlaka gebe kalmayı düşünmeden önce doktor kontrolü önerilir. Doktorunuzun yapacağı testler sonrasında sağlıklı gebelik için onay vermesi halinde denenmelidir.
Ayrıca gebeliği önleyen diğer faktörleri de inceleyerek genel olarak bu duruma engel olabilecek durumlardan uzak durulması gerekir. Çünkü gebeliği engelleyen faktörlerin bir çoğu aynı şekilde bunda da benzer neden olur. Bu durumu yaşayanlar arasındaki örneklere baktığımız zaman çoğunda ortak özellik olarak bahsettiğimiz nedenleri görebiliriz.
Kimyasal Gebelik (Sessiz Düşük) Nedir?
Kimyasal gebelik kavramının diğer ismi sessiz düşük olarak tanımlanır. Bu durum, sık karşılaşılan düşük yapma biçimlerinden birisi olarak belirtilir. Sessiz düşük olarak da tanınan bu problem döllenme gerçekleşse bile yumurtanın olağan şekilde olması istenildiği gibi geri işlememesi veya anne rahmine yerleşememesi sebebiyle oluşur. Yani yumurta, henüz embriyo şekline bile geçmemişken dışa atılır. Genel itibariyle hiçbir belirti meydana gelmeden küçük bir kanama şeklinde atıldığı için sessiz düşük ismini alır.
Bu kanama çeşidi gebelik sürecinin hemen hemen ilk başlarında meydana geldiği için düşük ihtimali her zaman düşünülmektedir. Bazen bu problemin yerleşme kanaması şeklinde karışıklığa sebep olduğu bilinir. Kimyasal gebelik, çeşitli zamanlarda dış gebelik ile karıştırılır fakat dış gebelik durumunda yumurta döllenip embriyo halinde rahmin dış tarafında bir yere yerleşirken, kimyasal gebelik durumunda ise yukarıda da bahsedildiği gibi yumurta tutunamaz. Vücut içerisinden dış tarafa doğru atılır.
Kimyasal Gebelik Neden Olur?
- Döllenmenin herhangi bir nedenden dolayı sağlıksız oluşması sonucu görülebilir. Bu sağlıksız döllenmeden dolayı yumurta sessiz düşük dediğimiz şekilde dışarı atılır.
- Anne ya da babada bilinen veya bilinmeyen genetik bir problemlerin bulunması. Anne adayının endokrin diyebileceğimiz türden hastalık olması. Bu hastalıklara şeker hastalığı tiroid rahatsızlığı gibi hastalıkları sayabiliriz.
- Hamilelikte yaşın önemini hatırlatarak Anne adayının yaşının ilerlemiş olması gibi sebepler sayılabilir.
Adet gecikmesi oluşur ise bu durum kimyasal gebeliğin işareti olabilir. Yapılan gebelik testlerinde pozitif çıkabilir. Fakat bu süre boyunca vücut gebelik hormonu BETA-HCG'yi üretmeye devam eder. Bu sebeple hem kanda hemde idrarda hormon görülür. Bu gebelik için bir işaret olarak görünebilse de sonrasındaki aşamalar yukarıda saydığımız gibidir. Bu süreç ne zaman sonlanır tam olarak kestirmek zor olsa da bir sonraki adet tarihine kadar belirtileri yoğun bir şekilde hissedilebilir.
Kimyasal Gebelik Olmaması İçin Ne Yapılmalı?
Kimyasal gebeliğin meydana gelmemesi için tıbben kesin bir çözüm bulunmamaktadır. Genel itibariyle embriyo ile ilgili bir problemlerden kaynaklanan bu sorunları önlemenin kesin bir yolu olduğu söylenemez.. Fakat hamile kalmadan önce doktor kontrollerinin yaptırılarak olabilecek enfeksiyonel ya da başka hastalıklar gibi problemlerin tedavisinin yerine getirilmesi aslında atılabilecek iyi bir adım olur. Bu sebeple mutlaka gebe kalmayı düşünmeden önce doktor kontrolü önerilir. Doktorunuzun yapacağı testler sonrasında sağlıklı gebelik için onay vermesi halinde denenmelidir.
Bu aşamada bazı kişilerin akıllarına gelen "kimyasal gebelik, normal gebeliğe dönüşür mü konusunda net bilginin olmadığı ve çoğusunun merak ettiğinin farkındayız. Eğer bu durumu yaşayanlar veya benzer durum başına gelenler aramızda varsa yorumlarıyla bilgi verirse seviniriz.
Ayrıca gebeliği önleyen diğer faktörleri de inceleyerek genel olarak bu duruma engel olabilecek durumlardan uzak durulması gerekir. Çünkü gebeliği engelleyen faktörlerin bir çoğu aynı şekilde bunda da benzer neden olur. Bu durumu yaşayanlar arasındaki örneklere baktığımız zaman çoğunda ortak özellik olarak bahsettiğimiz nedenleri görebiliriz.